1991 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdi. 1992-1993 yıllarında Muş Bulanık ilçesi ve Muş Devlet Hastanesi acil servisinde zorunlu hizmetini tamamladı.
Mansuroğlu Mah. 286/10 Sok. No:7 Brand Office K:6 D:22 Bayraklı / İzmir
Son 20 yıl içerisinde enerji tıbbı, alternatif bir arayış olmaktan çıkarak geleneksel tıbbın öncü düşünürlerinin gözdesi olmaya başlamıştır. Columbia Üniversitesi Kardiyovasküler cerrahi Enstitüsü başkanı Dr. Mehmet Öz 2007 yılındaki bir söyleşisinde “tıpta bir sonraki öncünün enerji tıbbı olduğunu” söylemiştir.
Akupunktur ile ilgilenen bizler ve öncekiler bin yıllardır bu noktaların yerini tartışırız. Tartıştığımız konu, o noktanın etkisi değildir. Çünkü yüzlerce hastaya aynı noktaya uygulama yaptığımızda aynı etkiyi zaten alıyoruz. Tartıştığımız konu her ne kadar meridyen adını verdiğimiz kanalları son 20 yılda gösterebilmiş olsak da birçok nokta hakkında hala tam bilgi sahibi olmadığımızdır. Neden-niçin diye tartışmaktayız, aramaktayız. İnsan vücudunu bir makine olarak kabul edecek olursak, meridyen adını verdiğimiz bu sisteme makinedeki hayalet sistem diyebiliriz, ya da daha doğrusu can. Can, stabil değildir, makinenin sınırlarında kalmakla birlikte akışkandır, çevresine enerji yayar.
Burada çok iyi bir haberimiz var sizlere. Akupunkturda doğru noktayı bulmak çok önemlidir, özellikle bu enerjiye uyumlu akupunktur uzmanlarının içgüdüsel olarak gerekli noktayı ve derinliği tespit edebildikleri bilinmektedir. Bu bakımdan kendimi çok şanslı buluyorum, zaman zaman elim doğru akupunktur noktasında iğneyi takarken hastanın aklına birden alerjisi ya da diz ağrısı gelebiliyor. Hem de hastanın benim o noktaya tam ne yaptığımı bilmediği anlarda. İşte bu hekim ile hastanın derin bir uyum içinde olduğunu gösteriyor. Tesla’nın ünlü sözü belki bize yol gösterebilir “Evrenin sırlarını bulmak istiyorsanız enerji, frekans ve titreşim cinsinden düşünmelisiniz”.
